4 Mayıs 2014 Pazar

REJİ SANATI - ERHAN GÖKGÜCÜ


Reji Sanatı
            Tiyatro pek çok sahne etmeninin belli bir estetik uyum içinde bir araya gelmesini gerektiren bir sanattır. Her biri ayrı ayrı özellikler barındıran bu etmenleri bir araya getiren ve ortak bir düzlemde buluşturan da yönetmendir. Farklı malzemeler kullanan sanatçıları kendi kurduğu dünyada buluşturur, hatta o dünyanın yaratılmasına ortak eder. Tiyatro pratiğini bilmek, sahne üstünü çok iyi tanımak, bütünü görebilmek yetmez iyi bir yönetmen olmak için. Hayata bakış açısı kazanmaktan tutun da, sosyoloji, psikoloji, davranış bilimi, felsefe, estetik, yani pek çok alanda donanımı da gerektirir. Hatta iyi bir edebiyat bilgisine de ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Şiirselliğe olduğu kadar kurgusallığa, sözcüklerin dünyasına… Örneğin ‘doğru okuma’ yapmalı yönetmen. Doğru okumak metne girişin de, derdini anlatabilmenin de, farklı yorumlara ulaşabilmenin de biricik yoludur. Renklerin dünyasını, seslerin, ritimlerin dünyasını da doğru algılamak zorundadır. Beden dilini doğru okumadığında oyuncularla iletişimi eksik kalmaz mı? Pek çok özellik sıralanabilir elbette yönetmenlik için. Bütün bu özellikleri tiyatro potasında eritmeye çalışan bir bilimsel bakışa ihtiyaç olduğuysa gün gibi ortada. Ama benim asıl üzerinde durmak istediğim ihtiyaç, yönetmenlerin kendi rejilerinden hareketle sahne pratiklerini yazıya dökmeleri ve bunları gizlemeyip birer belge olarak kendilerinden sonra gelecek kuşaklara sunmalarıdır. Yapılan söyleşileri, anıları söylemiyorum. Sahne üstü deneyimlerinin paylaşıldığı, reji sorunlarının nasıl çözüldüğüne ilişkin notların yer aldığı bir reji defteri, hatta belki de daha fazlası. Biz tiyatrocular biraz da ketum muyuz ne? Oysa paylaşmak, bilgilerini sonraki kuşaklara, yönetmenlere aktarmak sanatı küçültmez yüceltir. Reji defterlerini yayınlamaktan korkmamak gerek. Bırakın yeni yönetmen adayları sizin rejilerinizden esinlensinler, sizin sahneleme aşamasındaki sorunları nasıl çözdüğünüzü görüp uygulasınlar. Usta yönetmenlerin biçemleri genç yönetmenlerin kendi biçemlerini bulmalarına yardımcı olsun. Bu biraz da sahneleme üzerine kafa yormaya, düşünce üretmeye çağırır. Türk tiyatrosunda reji notlarını okumaya ihtiyaç duyduğumuz çok iyi yönetmenler olduğuna inanıyorum. Devlet Tiyatroları başrejisörlüğü de yapmış olan ustamız Erhan Gökgücü, gerek konservatuvarda verdiği derslerden, gerekse bugüne kadar yaptığı rejilerden hareketle reji sanatı üzerine çok önemli bir çalışma yayınladı. Deneyimlerin yazıya dökülmesi, reji üzerine düşünce üretilmesi büyük bir ihtiyaçtır tiyatromuzda.
            Bugünkü tiyatro ortamımızda tiyatro yaşamları içinde belli bir yol almış, oyun sahneleme isteği duyan ve bunun için önüne çıkan fırsatları değerlendiren ya da kendisi fırsat yaratan tiyatro insanlarımız yapıyor yönetmenliği. Oyunculuktaki deneyimlerinden, daha önce çalıştığı yönetmenlerin sahneleme anlayışlarından etkilenerek, usta – çırak ilişkisiyle öğrenerek reji yapıyorlar. Çok başarılı rejilere imza atıldığı gibi birbirini tekrardan öteye geçemeyen rejilere de imza atıldığını görüyoruz. Yaratıcı düşünceye sahip olmanın yanında bilime dayalı yöntemlere de gereksinim duyuluyor artık. Üniversitelerimizde nasıl oyunculuk, dramatik yazarlık, sahne tasarımı bölümleri varsa, yönetmen yetiştiren bölümlerin de açılması gerekiyor. Sadece yüksek lisans düzeyinde olması yetmiyor. Rejinin ayrı bir sanat dalı olduğunu, farklı sanatçılık özellikleri istediğini düşünüyorum. Yönetmenlik bölümleri için çeşitli girişimler olmuş. Ama bürokrasiye takılıp kalmış. En son bir özel üniversitemizde açılan bölümeyse öğrenci alınmıyor artık, var olan öğrenciler mezun edildikten sonra kapatılacak. Ne büyük yanlışlık! Erhan Gökgücü kitabına bu soruna değinerek başlıyor. Hem de çok can alıcı bir dipnotla.
            “Reji Sanatı” genç yönetmen adaylarına seslenen bir kitap. Bir reji bölümünün dört yıllık ders programına göre düzenlenmiş. İlk bölüm imgelemi, öz ve biçim ilişkisini, rejisörün niteliklerini anlatıyor. Kitabın en can alıcı bölümü olduğunu düşündüğüm ikinci bölümse iki döneme ayrılmış; birinci dönem tekst analizi başlığını taşıyor. Metnin edebi değerinden, nasıl bir bakış açısıyla okunup sahneye taşınacağını belirlemeye kadar uzanan bir çizgiyi kapsıyor tekst analizi. Bunun için çok işlevsel bir format öneriyor. İkinci bölümün içindeki ikinci dönemse sahneye hazırlık ve uygulamaya yönelik. “Teatral analiz” dikkatle okunması gereken bir bölüm özelliği taşıyor. Yönetmenin konsepti için format öneriliyor. İyi bir analizden sonra oluşturulacak sentez, yönetmeni yaratıcı sahnelemeye taşıyacaktır. Bu formatta dramaturgi bilgisine dayanan çözümlemelerin yapılması, yönetmenin özgün bakışının olması gerekiyor. Dekor, kostüm, aksesuar, müzik, ışık gibi tiyatronun yan etmenlerinin yönetmenin özgün bakışına nasıl katkı sağlayacakları bu bölümde yer alıyor. Bölümün en son evresi yönetmenin oyuncuyla çalışmasına ayrılmış. Birçok satırının altını çizerek okuduğum bir başlık oldu oyuncuyla çalışma. Kitabın en önemli özelliği ustamız Erhan Gökgücü’nün anlatacaklarını kuramsal bilgilerle sınırlamayıp, özellikle kendi deneyimlerinden hareketle bol bol örneklendirmesi olmuş. Bu deneyimlerden hareketle genç yönetmen adaylarına yardımcı bilgiler verilmesi kitabın üçüncü bölümünü oluşturuyor. Yönetmen adayları sahnelemede karşılaşacakları sorunların çözüm yollarına ilişkin düşünceler geliştireceklerdir. Bu bölümde yer alan bazı oyuncu tipolojilerine ilişkin bölüm de oldukça önemli saptamalar içeriyor. Tiyatronun temelde oyunculuk sanatı olduğunu hiç unutmamak gerek. Genç yönetmen adaylarının hep ikinci plana attığı bir konu var; hedef kitle ve seyirci psikolojisi. Bu konuda mutlaka dikkate alınması gereken ipuçları veriyor Erhan Gökgücü. Dördüncü bölümdeki önerilerle tamamlanıyor kitap.
            Erhan Gökgücü’nün konusunda az sayıda kitaptan biri olan “Reji Sanatı” adlı kitabı bir ders kitabı değil. Hele hele belli kurallar, formüller getiren bir kitap hiç değil. Oyun sahnelemek isteyenlerin yaratıcı düşüncelerini harekete geçiren, bunu yaparken de bilimsel bakış açısını kullanmayı öneren bir çalışma. Erhan Gökgücü’nün oyun yazarlığından da gelen akıcı, hareketli bir dili var. Yalnız, Erhan Gökgücü ustamızın hoşgörüsüne sığınarak, küçük bir olumsuzluğu söylemek istiyorum. Kitabın baskısından mı, nedir, bölümlemesi, kitap bütünlüğündeki sunumu biraz karışık gibi geldi bana. Sanki kitabın iç tasarımının biraz daha özenli yapılması gerekiyor. Reji yapmak isteyen herkesin mutlaka edinmesi ve üzerinde düşünerek okuması gereken bir kitap “Reji Sanatı”http://www.yenitiyatrodergisi.com/ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder