26 Şubat 2016 Cuma

Sahaftan 11 - Şahap Sıtkı


Sahaftan
ŞAHAP SITKI - ACI

Kadir Yüksel

            İlk kez Seçilmiş Hikayeler dergisinin sahaflarda bulduğum sayılarını karıştırırken rastlamıştım Şahap Sıtkı adına. Derginin sürekli yazarı gibiydi, sıklıkla yayımlanıyordu öyküleri. Bir de özel sayı yapmıştı dergi, onun öykülerine, onun hakkındaki kısa düşüncelere yer verilen küçük bir özel sayı. Daha sonra sahaflarda kitaplarını arayıp buldum. Öykü kitaplarının yanı sıra romanları vardı, bir de oyunu, Devlet Tiyatrosunda oynanmış. İlk öykü kitabı 1957’de yayımlanan Çırılçıplak, Bulut Gelir Pare Pare 1958’de, Gülen Ayva Ağlıyan Nar 1959’da, Şubat Gecesi 1964’te, Acı 1970’te yayımlanmış. Aynı tarihler arasında Gün Görmeyen Sokak, Toprak, Gökkuşağı, Horoz Değirmeni, Kimin İçin gibi romanlara imza atmış, Ayrı Dünyalar adlı oyununu yazmış.


            1915’te Niğde’de doğmuş Şahap Sıtkı İlter. Ankara Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek öğreniminin ardından çeşitli kuruluşlarda memur olarak çalışmış. Varlık dergisinde yayımlanan ilk şiirlerinin ardından şiir eleştirisi, sanat üzerine denemeler yayımlamış. Daha sonra yazmaya başladığı öyküler asıl yazı evrenini oluşturmasını sağlamış.
Öykülerinde, romanlarında hep küçük insanların küçük dünyaları içindeki sıkıntılarını, geçim zorluklarını, topluma dönük bakış açısıyla ele aldığını söyleyebiliriz. Toplum birey çatışmasındaki haksızlıkları, yazgılarına yenik düşen insanları taşır öykülerine. Gerçekçi bakış açısının içersinde kişilerinin psikolojik durumlarını yansıtmaya çalışır.
            1970 yılında yayımlanan Acı adlı kitabındaki öykülerde de Şahap Sıtkı’nın yazı evreni tam olarak karşımıza çıkar. 1971 yılında Türk Dil Kurumu Hikâye Ödülü’nü kazanır kitap. Kapağında Arif Dino’nun deseninin, iç sayfalarında Abidin Dino’nun, Orhan Peker’in çizimlerinin yer aldığı özel bir baskıdır Acı kitabı.
            Kitapta on bir öykü var. Kitabın sonunda bir de Orhan Peker’e yazılmış bir mektup yer alıyor. Öyle bir mektup ki, insanın içini acıtan, en az öyküler kadar değerli. Mektubu Şahap Sıtkı’ya yazdıran ölen oğlunun acısıdır, acıyı yaşanır kılan anılarıdır. Kitabın ilk öyküsü “Havvana”, kitabın en güzel öykülerinden biridir, çocukluk kasabasına ziyarete gelen öykü kahramanının yaşlı kadınla konuşurken geçmişi anmasının öyküsüdür. “Sel” öyküsü günümüzde de sık sık yaşanan sel felaketine ilişkin bir öykü. Kendilerini iplerle ağaçlara bağlayan çobanlar gözlerinin önünde selin sürüleri önüne katıp götürmesini acıyla seyredeceklerdir. “Masalımsı” adlı öyküde bir yayla köyünde çayın suyunu kanal açarak toprakla buluşturur köylüler. Bunu duyan köyün ağası çıkagelir, köylülere verdiklerini geri alır, köylüler köyde barınamazlar, bırakıp gitmek zorunda kalırlar. Kitaba adını veren öykü “Acı” içe kapanıklığın, anılarla yaşamanın, yazarın gerçek yaşamından gelen evlat acısının öyküsüdür.
            Şahap Sıtkı gerek öykü kitaplarıyla, gerekse romanlarıyla edebiyatımızda kendine yer edinmiş bir yazardır. Gün Görmeyen Sokak, Kimin İçin adlı romanlarının da gerçekçi sesle insanın iç dünyasını buluşturan atmosferleriyle, iyi bir editör çalışmasının ardından yeniden yayımlanmayı hak ettiğini düşünüyorum. Öyküleri de elbette, bir toplu öyküler cildiyle buluşturulmalı.         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder